ANTALYA'da Salı Grubu'nun kahvaltısına katılan sosyal güvenlik uzmanı Ali Tezel, getirilmek istenen kıdem tazminatı fonuyla devlete tepe tepe 10 yıl kullanacağı bir para havuzu yaratılmak istendiğini iddia etti.

Antalya'nın önde gelen işadamlarını ve sanayicilerini bir araya getiren Salı Grubu'nun bu haftaki konuğu, sosyal güvenlik uzmanı Ali Tezel oldu. Muharrem Koç başkanlığında gerçekleşen toplantıya yaklaşık 50 sanayici ve işadamıyla konuk katıldı.

Tezel, getirilmeye çalışılan kıdem tazminatı fonu konusunda açıklama yaptı. Mevcut kıdem tazminatı uygulamasının 63 yıldır uygulanan, oturmuş klasik bir sistem olduğunu anlatan Tezel, "Kıdem tazminatını kaldırıp yerine fon uygulaması getirerek bir klasiği daha ortadan kaldırmak üzereyiz. Kıdem tazminatının fona çevrilmesini isteyen işverenlerin çoğu aslında fonun kendileri için iyi bir şey olmadığının farkında değil. Kıdem tazminatının en büyük özelliği, işverene uzun süre bağlılığın ödülüdür. İş barışının garantisidir. Örneğin 10 yıldır bir yerde çalışıyorsanız, biriyle kavga ederseniz, bunu alamazsınız. Fon gelirse, işyerine bağlılığın vasfı ortadan kalkıyor. Diyelim ki benim çalıştığım yerden kim daha fazlasını teklif ederse, hemen oraya gererim. Çünkü işten ayrıldığımda rtık tazminatı düşünmeyeceğim" dedi.

Şu anda çalışanların kıdem tazminatının işverenlerin cebinde olduğunu anlatan Tezel, şöyle konuştu:"İşverenler bu parayı sermayede kullanıyor. Fon gelirse, çalışanın aylık ücretinin belli oranında bir parayı kıdem tazminatı fonuna yatıracaksınız. Bu oranın yüzde 3 ile yüzde 8 arasında olacağı söyleniyor. Her ay gidip fona yatıracaksınız. 'Ben yiyemedim sen ye' diyeceksiniz. Şu anda çalışan işçilerden herhangi biri size hakaret ettiğinde, fiili saldırıda bulunduğunda tazminatsız kapının önüne koyma hakkınız var. Fon geldiğinde sana küfreden birine para vermiş olacaksınız. Kıdem tazminatının mevcut klasik özelliklerini ortadan kaldıran, sadece devlete 10 yıl tepe tepe kullanacağı bir para havuzu yaratıyorsunuz. Çünkü mevcut kıdem tazminatı uygulamasında muhatabınız çalışan. Fon gelince karşınızdaki devlet olacak. İstersen ödeme. Teşviklerden yararlanamazsın. Gecikme zamlarıyla karşılaşacaksın, ya da bir ihaleye katılacaksan 'borcu yoktur' yazısı alamayacaksın."

Kıdem tazminatının çalışanlara da bir şey vermediğini söyleyen Tezel, "Kıdem tazminatının en büyük özelliklerinden biri de işçinin işsiz kaldığı dönemde iş buluncaya kadar alıştığı yaşam seviyesini korumasıdır. Öte yandan işverenler de 'fon istiyoruz' diyor. 'Neden' diye sorunca 'Şu anda her yıl için bir maaş ödüyoruz' diyorlar. 'Fon gelince yüzde 3 olacakmış' diyorlar. Ben de diyorum ki, siz geçen yıl kaç işçiye kaç para kıdem tazminatı ödediniz. Her ay işçiye verdiğiniz ücretin yüzde 3'ünü fona vereceğinizi düşünerek bir de gider oluşturun. Göreceksiniz ki o yüzde 3'lük gider daha fazla. Çünkü sen her işçiye mevcut sistemde kıdem tazminatı vermiyorsun ki. Adam geliyor 1 yılı doldurmadan çekip gidiyor. Veya haklı sebeple işinden oluyor. Üç gün üst üste işe gelmemesi, arkadaşıyla kavga etmesi, küfretmesi, hırsızlık yapması gibi nedenlerle kapının önüne koyuyorsunuz" dedi.

Fon gelince her işçi için işverenin fona her ay para ödemek durumunda kalacağını söyleyen Tezel, "Yüzde 3 demek işveren için iyi gibi görünüyor, ama cebinden her ay her çalışan için ücretin yüzde 3'ü oranında para ödeyeceği için ödeyeceği para şu an cebinden çıkandan daha yüksek. İşçi için de kötü. Çünkü gerçekten kıdem tazminatını hak edip ayrılıyorsa her yıla 1 brüt maaş alıyor. Yüzdeye vurunca 8,33'e geliyor. Fon gelirse, 3 olursa her yıla 12 gün alabilecek. Yüzde 4 olursa her yıla 14 gün, 5 olursa her yıla 18 gün alabilecek. Şu anda 30 günün parasını alabiliyorken, 12 ile 18 günün parasını alabilecek. İşsiz kaldığı dönemde para alamayacak. 10 yıl dolmadan parayı da çekemeyecek. Bu anlamda kıdem tazminatı fonu uygulaması, işçi için iyi bir şey değil. İşveren için de iyi bir şey değil. Sadece devletin 10 yıl tepe tepe kullanacağı, 10 yıl boyunca fondan para çıkmayacağı, 10 yıl sonra para çıkma zamanı geldiğinde de geçmiş hükümetler parayı bitirmiş fonda para yok deneceği bir uygulama diye düşünüyorum" diye konuştu.

Tezel'e konuşmasının sonunda Salı Grubu Başkanı Muharrem Koç ile davet sahibi Atıl Pekşen teşekkür belgesi verdi. Tezel, toplantıda soruları da yanıtladı.

Editör: Haber Merkezi