Antalya'da özel bir hastanenin Genel Cerrahi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Alihan Gürkan, Türkiye'de her yıl 150 bin kişinin kanser hastası olduğunu söyledi. Kanser tedavisinde en önemli gelişmeyi kapalı cerrahinin bu işe girmesi olarak gösteren Prof. Dr. Gürkan, "Hastaların iş ve eve dönüş süreleri çok kısa oluyor" dedi.

1-7 Nisan Kanser Haftası nedeniyle kansere dikkat ekmek amacıyla Türkiye'de kanser tedavilerindeki gelişmeler hakkında bilgi veren Prof. Dr. Alihan Gürkan, yeni teknolojilerle büyük gelişmeler kaydedildiğine değindi. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre Türkiye'de kanserli sayısının dünya ortalamasının üzerinde olduğunu söyleyen Prof. Dr. Gürkan, her yıl yeni 150 bin kişinin kansere yakalandığını açıkladı. Prof. Dr. Gürkan, "Kanser bize yakın" dedi.

 

BİRLİKTE MÜCADELE

Kanserin artık tek bölümün mücadele ettiği bir hastalık olmadığını herkesin bildiği bir dönem yaşandığını kaydeden Prof. Dr. Alihan Gürkan, kansere karşı başarı sağlanması için mutlaka cerrahiyle birlikte tıbbi onkoloji, radyasyon onkolojisi, girişimsel radyoloji, nükleer tıp, enfeksiyon hastalıkları, yoğun bakım, sağlam ameliyathaneler gibi birçok bölümün birarada savaşması gerektiğine işaret etti.

 

ALTIN VURUŞ CERRAHİ

Burada altın vuruşu yapan tedavinin hala cerrahi olduğunu belirten Prof. Dr. Gürkan, çünkü cerrahiyle mevcut kanserli hücrelerin hepsinin ortadan kaldırıldığı ve devamının da diğer disiplinlerle yapıldığını aktardı. Son dönemde cerrahideki en önemli gelişmeyi kapalı cerrahinin bu işin içine girmesi olarak gösteren Prof. Dr. Gürkan, "Çünkü kapalı cerrahide uyguladığınız hastaların işe ve eve dönüşleri çok kısa oluyor. Yardımcı tedavilerin tıbbi ve radyasyon onkolojileri gibi hemen başlamasına sebep oluyor" dedi.

 

AGRESİF AMELİYATLAR YAPILABİLİYOR

Bunun dışında çok daha büyük ve agresif ameliyatlar yapılabildiğini anlatan Prof. Dr. Gürkan, "Pankreas cerrahide artık büyük damarlara yayılma bir engel değil. Bunlara yapay damarlarla müdahale edebiliyoruz. Pankreas ameliyatlarını yine kapalı yapabiliyoruz. Eskiden yemek borusu kanserleri ileri yaşlarda çok zorlu ameliyatlardı. Ameliyatın travmasıyla hastalar kaybedilirdi. Şimdi yemek borusu kanserlerinde yoğun bakım olanaklarının gelişmesiyle çok ciddi başarılar sağlamış durumdayız. Hastalarımızı 5 gün, 1 hafta içinde evine gönderebiliyoruz" dedi.

 

CİDDİ BAŞARI SAĞLANIYOR

Yine karın içi tümörlerin karın zarına yayılması, özellikle kalın bağırsak tümörleri yolun sonu demekken şimdi karın zarına yayılmış bu tümörlerin çıkarıldığını kaydeden Prof. Dr. Gürkan, "Bunlara yüksek ısılı kemoterapi veriyoruz ve çok ciddi başarı sağlıyoruz. Troid kanserleri ameliyatları sırasında ses tellerine giden sinirlere zarar vermek problemdi. Bunları artık özel sinir lokalize edici aletlerle buluyoruz ve bu risklerden hastayı koruyoruz. Veya vücut içersinde çok az kalmış, bir kısmı çıkarılmış nüksetmiş tümörlerin yerlerini bulmak çok zordu. Şimdi bunların içine radyoaktif madde veriyoruz, bulabiliyoruz" dedi.

 

TEKNOLOJİ CERRAHİNİN İÇİNDE

Teknolojinin cerrahinin içine tamamen girdiğini ve bunun nimetlerinden yararlanıldığını dile getiren Prof. Dr. Gürkan, "En önemlisi cerrahinin tek başına değil, kanser tedavisinin artık bir ekip tedavisi olduğunu bilmek. Bu yenilikler son 5-10 yıldır dünyada kullanılıyor ama hepsinin kullanıldığı, bizim gibi çok bölümün aynı anda çalışabildiği merkez sayısı çok sınırlı. Türkiye için bile biz ender örneklerden biriyiz. Elbette yeni teknolojiler gün geçtikçe hayatımıza girecek ama hepsini aynı anda sokabilmek için güçlü sağlık kuruluşlarına ihtiyaç var" diye konuştu.

Editör: Haber Merkezi