TBMM Geçici Başkanı, CHP Antalya Milletvekili Deniz Baykal, Antalya'da katıldığı bir cenaze törenin ardından soruları yanıtladı.

Milletvekillerine gönderdiği mektuba ilişkin konuşan Baykal, görüşmelere Meclis'te temsil edilen siyasi partilerin genel başkanlarıyla başladığını hatırlatarak, "Onlara düşüncelerimizi, içinde bulunduğumuz siyasi ortamı nasıl değerlendirdiğimi, Meclis Başkanı anlayışımı aktardım. Ama sadece 4 partinin genel başkanından ibaret değil, 550 milletvekili var" diye konuştu.

Milletvekillerine de bir şekilde ulaşması gerektiğini düşündüğünü aktaran Baykal, bu amaçla bir mektup yazdığını söyledi.

 

MEKTUBUN İÇERİĞİ

Mektupta da nasıl bir meclis başkanı olacağını, Türkiye'nin mevcut durumunu nasıl değerlendiğini ve meclise düşen özel sorumluluklarla görevlere ilişkin değerlendirmelerin yer aldığını aktaran Deniz Baykal, "Bütün milletvekillerine, hangi siyasi partiye mensup olursa olsunlar aynı mektupla hitap ettim" dedi.

Hem iktidar hem muhalefet ve de bütün siyasi partiler karşısında tarafsız bir meclis başkanlığı anlayışı içinde çalışacağını, Anayasa, iç tüzük, hukukun ve demokrasinin temel ilkeleri çerçevesinde bir görev anlayışını uygulayacağını ifade ettiğini belirten Baykal, "Bu bir nezaket, saygı, parlamentoya, milletvekillerine aday olarak çıkan birisi olarak göstermem gerektiğine inandığım bir yaklaşımdı. Onlara saygımın gereği olarak düşüncelerimi yazılı olarak ilettim" şeklinde konuştu.

 

NASIL BİR OYLAMA SÜRECİ BEKLİYOR

Anayasa'ya göre Meclis Başkanlığı konusunun partiler ötesi bir iş olduğunun altını çizen Baykal, Anayasa'nın partilerin aday göstermesini öngörmediğini, meclis başkanlığı adaylığıyla ilgili bağlayıcı grup kararı alınamayacağının altını çizdi ve "Parti başkanları şuna oy verilecek, buna oy verilecek diyemez. Bu milletvekillerin takdirine bırakılmış bir konudur" dedi.

 

ÇARŞAMBA GÜNÜ BİTER

Ancak uygulamada farklı bir durumun söz konusu olduğunu, siyasi partilerin aday gösterdiğini ve adaylar etrafında partilerin belli bir dayanışmayı sergilediğini kaydeden Baykal, şöyle konuştu:"Bu bir siyasi anlayış, siyasi gelenek. Oyların dağınık sürdürülmesi de Anayasamız tarafından öngörülmedi ve 3'üncü turdan itibaren parlamentoda milletvekillerini artık siyasi parti sorumluluğunun ötesinde TBMM üyesi olmanın sorumluluğu içinde, işbirlikleri yapmaları ve kendi tercihleri doğrultusunda dayanışma sergilemeleri alışkanlığı var. 3'üncü ve 4'üncü turda milletvekilleri daha ön plana çıkacaktır. Partiler de belki 2'nci turdan sonra milletvekillerini serbest bırakacaktır. 'Kimi uygun görürseniz ona oy verin' diyecektir. O çerçevede bir oluşum ortaya çıkabilecektir."

Baykal, bu tablo içinde Meclis Başkanlığı seçimlerinin Çarşamba günü tamamlanmasını öngördüğünü dile getirdi.

 

Editör: Haber Merkezi