ÖZEL Antalya Medical Park Hastanesi Çocuk Kardiyolojisi Bölümü'nden Prof. Dr. Gayaz Akçurin, dünyada her canlı doğumdan 8'inde konjenital kalp hastalığının görülebildiğini, ancak erken tanı ve tedaviyle bu çocukların sağlıklı akranlarıyla aynı standart yaşamı yakalayabildiğini söyledi.

Özel Antalya Medical Park Hastanesi Kalp Hastanesi Medikal Direktörü KVC Bölüm Başkanı Prof. Dr. Hüseyin Okutan ve Çocuk Kardiyolojisi Bölümü'nden Prof. Dr. Gayaz Akçurin, 7- 14 Şubat Dünya Doğumsal Kalp Hastalıkları Farkındalık Haftası dolayısıyla basın toplantısı düzenledi. Hastane Toplantı Salonu'ndaki toplantıya konjenital kalp rahatsızlığı tedavis gören 5 yaşındaki Ahmet Selçuk Yazılı, 16 yaşındaki Süleyman Emre Civar ile birlikte katılan Prof. Dr. Gayaz Akçurin, tüm anne ve babaların doğumsal kalp hastalıklı çocuklarının olabileceğini ifade etti.

 

 HER 1000 CANLI DOĞUMUN 8'İNDE GÖRÜLÜYOR

 Dünyada 1000 canlı doğumdan 8'inde doğumsal kalp hastalığının görülebildiğine işaret eden Prof. Dr. Akçurin, "Ancak aile bireylerinden birinde doğumsal kalp hastalığının varlığı bu olasılığı artırır. Genellikle hamileliğin erken evrelerinde organların gelişmeye başladığı dönemde oluşan doğumsal kalp hastalıkları, kulakçık veya karıncıklar arasındaki delikler, kapaklardaki darlıklar şeklinde olabileceği gibi, ağır bozukluklar şeklinde de görülebilir" diye konuştu.

 

 ERKEN TANI ÖNEMLİ

 Prof. Dr. Akçurin, yeni doğan bir bebeğin beslenememesi, çok hızlı nefes alması, renginin morarması, sakinleştirilemeyecek kadar huzursuz olması halinde mutlaka kalp hastalıkları uzmanına başvurulması gerektiğini kaydetti. Yeni doğan döneminde olmakla birlikte artık 22- 24 haftalık hamilelik döneminde de anne karnındaki bebeğin kalbinde olası bir kalp patolojisini de değerlendirmenin mümkün olduğunu anlatan Prof. Dr. Akçurin, "Bunun iki önemi var. Birincisi eğer doğduktan sonra hayatta kalabilmesi mümkün değilse hamileliği sonlandırabiliyoruz. İkinci nokta ise doğumu bir kalp damar cerrahisi uzmanı eşliğinde yaptırarak olası bir soruna hemen müdahale ediyoruz" diye konuştu.

 

 SAĞLIK AKRANLARIYLA AYNI STANDARTALAR

 Toplantıya katılan Ahmet Selçuk Yazılı ve Süleyman Emre Civar'ı örnek gösteren Prof. Dr. Akçurin, "Hastalarımızı erken dönemden beri takip ediliyor olması için önemliydi. Konjenital kalp hastalığı taşıyan her iki çocuğumuz gayet sağlıklı. Sağlıklı akranlarıyla standart yaşamı yakalamış durumda" dedi.

Prof. Dr. Hüseyin Okutan ise çocuk kalp hastalıklarının yetişkinlerden farklı olduğunu ifade etti. Temel farkın çocuklarda anne karnında bir takım beklenmedik gelişmelerin hastalıklara yol açması olduğuna işaret eden Prof. Dr. Okutan, "Bu hastalıkta erken tanı çok önemli. Tanı konulduktan sonra zamanında yapılan müdahale çocuğun daha sonraki hayatı için önemli. Artık gelişen teknolojilerin kullanılmasıyla ülkemizde ve hastanemizde bu tür ameliyatlardan yüz güldürücü sonuçlar alıyoruz" diye konuştu.

 

 ERKEN TANI HAYAT KURTARIR

 Toplantıya oğlu Ahmet Selçuk ile birlikte katılan baba Cemal Yazılı, ilk çocuklarının anne karnındayken yanlış teşhis nedeniyle yaşamını yitirdiğini söyledi. Ancak ikinci çocuklarında daha bilinçli ve tedbirli davrandıklarını ifade eden Yazılı, "Ahmet Selçuk şu an 5 yaşında. Hastalığın belirtilerini gördüğümüzde doktora başvurduk. 11 Kasım 2015'de ameliyatı gerçekleştirildi. Ahmet Selçuk şu an sağlıklı, arkadaşlarıyla koşup oynuyor" dedi.

 Serik İlçesi'nde oturan Nuri Civar oğlunun henüz 3 aylıkken morarma ve soluk alışverişlerinden şüphelendiklerini ve doktora götürdüklerini söyledi. Oğlu Süleyman Emre Civar'a kalıtımsal kalp hastalığı teşhisi konulduğunu vurgulayan baba Nuri Civar, "Süleyman henüz üç aylıktı hastalık teşhisi konuldu. Ancak tıbbın gelişmesini bekledik. Hastalığın tedavisindeki tüm gelişmeleri takip ettim. 21 Ağustos 2015'te operasyon için karar verdik. Süleyman şu an sağlıklı akranları gibi, hiçbir sorunu yok" diye konuştu.

 

 

Editör: Haber Merkezi