Ünsal; ''Köprüçayı'mızın çevresiyle birlikte katledilmesine, yaşam kaynaklarının kurutulmasına dur diyelim.''

MHP Serik Belediye Meclis Üyesi Diş Hekimi Hüseyin Barış Ünsal yazılı bir basın açıklaması yaprak son Köprüçay'da son dönemde yaşanan balık ölümleri, HES'ler ve çevre ile ilgili açıklamalarda bulundu. Ünsal açıklamalarında şunları ifade etti; ''Köprüçayı'nda meydana gelen ve on binlerce balığın can çekişerek ölmesi ile sonuçlanan çevre felaketinin, Orman ve Su İşleri Bakanlığı'nın 15.11.2015 Tarih ve 24978471-622.99-744697 Sayılı; 'Manavgat İlçesi Değirmenözü Mahallesinde yapılmakta olan Kasımlar HES Tesisinin dere ıslah amacı dışında dere yatağına malzeme dökülmesi' şeklindeki ve Akdeniz Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi öğretim üyesi Sayın Mehmet Gökoğlu'nun; Isparta'nın Sütçüler İlçesine bağlı Darıbükü Köyünde inşa edilen baraj ve devamındaki HES projeleri kapsamında kullanılan çimentonun nehir suyunun PH değerini çok düşürmesinden kaynaklandığı' şeklindeki görüş ve raporları uyarınca sorumsuzca yapılan HES çalışmalarından kaynaklandığı ortaya çıkmıştır.''

''Amacım Bu Olayı Siyaset Aracı Olarak Kullanmak Değil''

''Öncelikle şunu belirtmek isterim ki amacım bu olayı siyaset aracı olarak kullanmak değildir. Hangi parti ve görüşten olursak olalım gözümüzün önünde gerçekleşen çevre felaketi hepimizi, çocuklarımızı ve onların geleceğini olumsuz yönde etkilemekte ve etkilemeye devam edecektir. Eğer şimdi dur demez duyarsız kalırsak daha büyük felaketler ile karşılaşmamız kaçınılmazdır. Hangi insan sebepsiz yere balıkların ve diğer canlıların ölmesine, çaresizce can çekişmesine sessiz kalabilir. Hele hele içinde bulunduğumuz kutsal ramazan ayında balıkların ve diğer canlıların çaresizce can çekişmesine sessiz kalmak bizim ne dinimizde ne de kültürümüzde yeri olmayan bir şeydir.''

 

''İtirazımız Enerji Açığının Giderilmesine Değil''

''İtirazımız enerji açığının giderilmesine değil, sorumsuz ve denetimsiz şekilde doğamızın katledilmesinedir. Eğer bu iş yapılacaksa teknik ve fenni esaslara göre, çevreye duyarlı ülkelerde uygulanan yöntemlerle yapılmalıdır. Yaşanan bu çevre felaketi kader değildir, sorumsuzluk ve vurdumduymazlığın kaçınılmaz sonucudur. Sorumsuz uygulamaların, denetimsiz madencilik ve HES çalışmalarının bizi getirdiği nokta burasıdır. Hepimizi etkileyen çevre felaketinin yaşanmaması için mermer ve taş ocakları, HES santralleri ve madenler ile ilgili Serik'te yaşadığımız sorunları paylaşmak ve çözüm yollarını aramak için konuyu 01.06.2015 tarihinde Serik Belediye Meclisi gündemine taşıdım ve 05.10.2015 tarihine kadar olan süreçte değişik şekillerde çözüm konusunda girişimlerde bulundum.

Madencilik Ve HES'lerle İlgili Girişimler

Bu girişimlere örnek olarak; Meclis üyeleri Abdullah Akbaba, Ali Kuş, Ayşegül Yılmaz, Cevriye Yüce, Mahmut Erdem ve Çevre Koruma Kontrol Müdürü Sayın Elif Eroğlu ile birlikte Serik'te faaliyette bulunan bazı mermer ve taş ocakları sahalarına yaptığımız inceleme gezisi, 7 Haziran 2015 genel seçimlerinden önce seçim vaadi olarak söz alıp seçim sonrası çözüm bulabilmek adına bazı milletvekilleri ile yaptığım görüşmeler,  

En son 05.10.2015 tarihinde meclisimizden ortak bir bildiri yayınlayabilmek amacıyla ikinci bir önerge ile konuyu tekrar gündeme getirdim ve 08.06.2015 tarihinde Serik Belediye Meclisi'nden tüm partilerin meclis üyelerinin ortak imzasıyla çevreci bir kamuoyu bildirisi yayınlanmasını sağladım ve hatta tarihe not düşmek amacıyla yayınlanmasına ön ayak olduğum meclis bildirisini 08.10.2015 tarihinde Serik 3.Noterliği'nde 06197 yevmiye numarası ile onaylattım.''

 Serik Ve Manavgat Belediye Başkanlarına Öneri

Ankara'da Manavgat Belediye Başkanı Şükrü Sözen ve Serik Belediye Başkanı Ramazan Çalık'ın da bulunduğu bir ortamda her iki başkana da Serik ve Manavgat Belediyelerinin ortak düzenleyeceği Uluslararası Köprüçayı Kültür ve Sanat Festivali ve bu kapsamda yapılabilecek olan rafting, bisiklet ve yüzme sporlarının triatlon tarzında düzenlenerek, ulusal ve küresel çapta yapılabilecek bir reklam ile ilçelerimize ne kadar büyük katkısı olabileceğini belirttim.   

Ancak her ne yaparsam yapayım yapmış olduğum çalışmalar sözden ileriye gidemedi, derdimi kimseye ve özellikle de yetkili kişilere dinletemedim.  Bu konu ile ilgili olarak görüştüğüm, sohbet etme fırsatı bulduğum vatandaşlarımızın balıkların ve diğer canlıların çaresizce can çekişip ölmesinden son derece üzgün ve kızgın olduğuna şahit oldum ancak bireysel tepkiler maalesef sonuçsuz şekilde sohbet ortamlarında kalmaktadır. Bu türlü üzücü sonuçların, uzun süreli vahim ve geri döndürülemez olayların önüne geçebilmek için siyasi partiler ve bürokratlar üzerinde etki bırakabilecek güçlü bir kamuoyunun oluşturulması gerekmektedir.

Belediye Başkanı Sayın Ramazan Çalık'a; ''Sümenaltı Edilen Kent Konseyinin Bir An Önce Kurulması İçin Üzerine Düşeni Yapması Konusunda Da Çağrıda Bulunuyorum.''

Güçlü kamuoyu ise ancak güçlü sivil toplum kuruluşları vasıtasıyla oluşturulabilir. Buradan ilçemizi en üst düzeyde temsil yetkisine sahip Belediye Başkanı Sayın Ramazan Çalık'a; çevre felaketinin tekrar yaşanmaması, etkilerinin giderilmesi için bizzat ve yetkili diğer kişiler nezdinde gerekli girişimlerde bulunmasını, konunun üzerine önemle eğilmesi, ilçemiz için hayati önemde olan ancak sümenaltı edilen Kent Konseyinin bir an önce kurulması için üzerine düşeni yapması konusunda da çağrıda bulunuyorum. Eğer makam sahibi yetkililer üzerlerine düşen görevleri yerine getirmez ise bir vatandaş olarak bu konu ile ilgili her türlü mesaiyi harcamaya hazırım. Siyasi partilerden bağımsız olarak tüm halkımızı bu konuya duyarlı olmaya ve hep beraber mücadele etmeye davet ediyorum.''

Haber Merkezi

Editör: Haber Merkezi