Hasan Kozan; ''Güçlü yönetim sistemi, ülkemizi bölgesinde ve küresel siyasette daha etkili bir konuma yükseltecek. Güçlü yürütme, huzurun ve güvenliğin teminatı olacak.''

 

Ak Parti Serik İlçe Başkanı Hasan Kozan, Cumhurbaşkanlığı sisteminin ülkeyi ileriye götürecek ve yükselmesini sağlayacak bir model olduğunu söyledi. Cumhurbaşkanlığı sistemi ve 16 Nisan'da yapılacak olan referandum ile ilgili açıklamalarda bulunan Ak Parti Serik İlçe Başkanı Hasan Kozan, Cumhurbaşkanlığı sisteminin gerekli olduğunu savundu. Kozan yaptığı yazılı açıklamada, TBMM'de milletvekillerinin onayından geçerek, milletin görüşüne ve onayına sunulan Anayasa değişikliği ile ilgili süreçte demokrasi şöleni havasında ortak aklın çıkarılmaya çalışıldığını söyledi.

 

 

 Ak Parti Serik İlçe Başkanı Hasan Kozan basın açıklamasında şu ifadelere yer verdi; ''Mevcut parlamenter sistemle, 1950'lerden sonra, ülkemizi sürekli kısa süreli koalisyonlar hükümetine mecbur bırakan mevcut sistem de, sadece tek başına hükümetlerin olduğu dönemlerde, ülkemiz ekonomik ve ticari bakımdan gelişimler gösterebilmiştir. Koalisyon, istikrarsızlık ve kaos belli süre sonra mutlaka ekonomik çöküntüyü beraberinde getirir. Milletimizin yaşadığı acı tecrübeler, karanlık yapıların, devlet ve millet düşmanlarının, istediği gibi ortada cirit atamayacağı ortamların ancak ve ancak istikrarla, güçlü yönetimlerle olacağını, gelişme ve yükselmenin güçlü yönetim dönemlerinde sağlandığını apaçık ortaya koymaktadır.''

 

 

''Hızlı ve etkili bir yürütme; güçlü yasama, güçlü yürütme''

 

Başkan Kozan yeni anayasanın faydalarını şöyle sıraladı; ''5 yıllık kesintisiz Hükümet dönemleri ile erken seçim ihtimali iyice azalacak, uzlaşma kültürü hakim olacak. Koalisyonlar, hükümet kurulamama krizleri tarihe karışacak, siyasi istikrar kalıcı hale gelecek. Daha hızlı karar alan, daha hızlı icraat ve reform yapan, etkin bir yönetim modeli ile,  hızlı ve etkili bir yürütme, ekonomik büyüme, refah ve kalkınma sürecin de hızlandıracak. İstikrar ortamı hızlı büyümenin teminatı olacak. Yasamada yürütmede güçlenecek. İkisini de belirleyen milli irade daha da güçlenmiş olacak.

 

''Güçlü Meclis güçlü milletvekili''

 

Yönetimde çift başlılık ortadan kalkacak. Yasamayla yürütme gerçek anlamda ayrılmış olacak. Hükümet kendi işine odaklanacak, TBMM kendi işine odaklanacak. Vesayet sistemi tamamen tasfiye edilecek. Yasama asli işlevi olan yasa yapmaya ve yürütmeyi millet adına denetlemeye yoğunlaşacak. Milletvekilleri başlangıç safhasından itibaren kanunların hazırlanmasında görev ve sorumluluk alacak. Milletvekili kendi seçmeniyle sürekli sıcak temas halinde olduğu için, halkın beklentileri kanunlara daha fazla yansıyacak.

 

''Birlik ve uzlaşma''

Cumhurbaşkanı %50'nin üzerinde bir oy oranıyla seçileceği için, siyasette birliktelik artacak, kutuplaşma azalacak. Hükümet ve TBMM'nin uyumu önem kazanacak. Karşılıklı seçimleri yenileme yetkisi, hem Cumhurbaşkanı'nın hem TBMM'nin birlikte görevinin sonlanmasına ve iki seçimin birlikte yenilenmesi anlamına geliyor. Birlikte seçim yenileme koşulu, kriz potansiyelini büyütmemenin ve uzlaşma arayışının güvencesi olacak. Geçmişteki hükümet ve erken seçim krizleri tarihe karışacak. Siyasette daha sorumlu, daha akılcı, daha uyumlu bir anlayış hakim olacak.

 

''Daha güvenli daha huzurlu bir Türkiye''

Güçlü yürütme, huzurun ve güvenliğin teminatı olacak. Etkin ve hızlı karar vericilik, terörle ulusal ve uluslararası planda mücadelemize güç katacak. Önleyici mekanizmalar daha işlevsel hale gelecek, Kurumsal yenilenme sayesinde güvenlik politikalarımız daha etkin şekilde işletilecek.

 

''Güçlü yönetim, güçlü devlet''

 

Güçlü yönetim sistemi, ülkemizi bölgesinde ve küresel siyasette daha etkili bir konuma yükseltecek. Suriye'deki Fırat Kalkanı Operasyonu örneğinde görüldüğü gibi, uluslararası işbirliği ve terörle mücadele imkanları genişleyecek. Uluslararası sorunların çözümünde söz ve hak sahibi olmak konusunda elimiz güçlenecek. Öncü ülke olma iddiamız, yeni yönetim sistemimizle birlikte, daha da artacak. Sorun çözücü ve garantör ülke olarak bölge sorunlarında ağırlığımızı daha çok hissettireceğiz. Bu ülkemizin meselesidir. Türk Milletinin ve Türk Devletinin geleceğini aydınlatarak, öncelikle 2023 hedefinin ve 2071'in şekillenmesini sağlayacak; Güçlü Türkiye'nin müjdesi haline gelecektir. Bu Büyük Türkiye olacaktır. Daha güçlü bir Türkiye için tabii ki evet.''

 

Haber: Osman Türkçe

Editör: Haber Merkezi