MEMORİAL Antalya Hastanesi Kardiyoloji Bölümü'nden Prof. Dr. Mehmet Kabukçu, her yıl 3 milyondan fazla insanın fiziksel hareketsizlik nedeniyle yaşamını yitirdiğini belirterek, düzenli egzersiz ve sporun kalp sağlığı açısından önemli olduğunu söyledi.

Dünyada her yıl ortalama 17 milyon kişi kalp ve damar hastalıkları nedeniyle hayatını kaybediyor. Düşük ve orta gelirli ülkelerdeki ölümlerin yüzde 82'sinden kalp damar hastalıkları sorumlu tutuluyor. Hipertansiyon, kolesterol, obezite, şeker hastalığı ve sigara kullanımı kalp sağlığını tehdit eden unsurlar arasında yer alıyor. Ancak kalp damar hastalıklarının birçoğu yaşam tarzı değişikliği ve düzenli egzersiz ile önlenebiliyor.

Memorial Antalya Hastanesi Kardiyoloji Bölümü'nden Prof. Dr. Mehmet Kabukçu, kalp sağlığı hakkında bilgi verdi. 8-14 Nisan Kalp Sağlığı Haftası olarak kutlandığını, kalp sağlığı konusunda farkındalık yaratmak için çeşitli sağlık etkinlikleri yapıldığına dikkati çeken Prof. Dr. Kabukçu, kalbin, kaslardan oluşan çok güçlü bir organ olduğunu, günlük yaklaşık 1500 litre kanı vücuda pompaladığını söyledi.

Kalbin bu görevini yerine getirebilmesi için yeterli miktarda kanı kalp damarlarından temin etmesi gerektiğine değinen Prof. Dr. Mehmet Kabukçu, "Kalp damar hastalıkları, bu kalp damarlarının daralmasından gelişen kalp krizine neden olabilmektedir. Yaş ilerledikçe bu kalp damarları yağlanır ve plaklar oluşturur. Zamanla bu plaklar kalınlaşarak kalp damarlarında daralmalar meydana getirmekte ve bu durum kalp krizi ile sonuçlanabilmektedir" dedi.

 

KALP HASTALIKLARININ NEDENLERİ

Kalp damar hastalıklarının başlıca nedenlerinin genetik özellikler, beslenme durumu, fiziksel aktivite azlığı, stres, yaşam tarzı, şeker hastalığı, hipertansiyon, böbrek hastalıkları, sigara kullanımı, fazla alkol tüketimi olarak sıralayan Prof. Dr. Mehmet Kabukçu, şöyle dedi:"Kalp krizinin en temel belirtisi göğüs ağrısıdır. Hastalar bu belirtiyi basınç hissi, acıma, batma, yanma gibi farklı şekillerde tarif edebilmektedir. Ağrı genellikle göğüs bölgesinde hissedilir fakat omuz, çene, boyun ve sırta yayılabilmektedir. Göğüs ağrısının yanı sıra kalp krizinin diğer belirtileri; nefes darlığı, kalp hızının artması veya düzensizleşmesi, bulantı-kusma, soğuk terleme ve kaygı durumudur. Bu belirtiler hissedildiğinde mutlaka vakit kaybetmeden acil servise başvurulmalı ya da 112 acil hattı aranmalıdır. Kalp krizi sonrası hastalığın seyrinde tedavinin başlangıcından önce geçen süre kritik önem taşımaktadır. Kalp krizi sonucu ile oluşan ölümlerin yaklaşık yarısı krizin başlamasından sonraki 3-4 saat içerisinde olmaktadır."

 

KALP SAĞLIĞI İÇİN SPOR YAPMAK ŞART

Prof. Dr. Kabukçu, kalp sağlığını korumak için spor yapmanın önemine işaret etti. Fiziksel hareketsizliğin her yıl üç milyondan fazla önlenebilir yaşam kaybına yol açtığını vurgulayan Prof. Dr. Kabukçu, "Düzenli egzersiz ve spor kalp damarlarında biriken plak oluşumunu azaltır, kan basıncını düşürür, kötü kolesterolü düşürüp iyi kolesterolü artırır ve kilo verilmesini sağlar. Ayrıca şeker ve hipertansiyon hastalıkları üzerine de olumlu etkileri gösterilmiştir. Yürüyüşler haftada en az 3 gün uygun kalp hızında en az 30-45 dakika yapılmalıdır. Spor öncesi 10-15 dakikalık ısınma süresi önerilmektedir Spor programı doktor kontrolüne yapılmalı, özellikle kontrol edilmeyen hipertansiyon ve şeker hastaları daha dikkatli olmalıdır" diye konuştu.

 

HER GÜN 15 BİN KİŞİ TÜTÜN KULLANIMI NEDENİYLE ÖLÜYOR

Sağlıksız beslenme alışkanlıklarının, dünya genelinde ölümlere neden olan dört büyük risk faktörleriyle doğrudan ilişkili olduğunu kaydeden Prof. Dr. Kabukçu, bu risk faktörlerin sırasıyla; yüksek kan basıncı, yüksek kan şekeri, yüksek kolesterol, aşırı kilo ve obezite olduğunu ifade etti. ebze ve meyvelerden oluşan kalp dostu bir beslenme şeklinin kalp damar hastalıklarından korunmaya yardımcı olduğunu söyleyen Prof. Dr. Mehmet Kabukçu, "Aktif ya da pasif tütün kullanımının kalp damar sistemi üzerine olumsuz etkileri bulunmaktadır. Tütün kullanan her iki kişiden birinin ölüm nedeni tütünle ilişkili bulunmuştur. Her gün yaklaşık 15 bin kişi tütün kaynaklı faktörlerden dolayı hayatını kaybetmektedir. Ayrıca her yıl aralarında çocukların da bulunduğu 600 bin kişilik yaşam kaybı pasif içicilikten kaynaklanmaktadır. Ne yazıktır ki bebeklerde tütün dumanına pasif maruziyet nedeniyle ani ölümler bile görülebilmektedir" diye konuştu. DHA

 

Editör: Haber Merkezi