Altun: “Türkiye meşru müdafaa hakkını kullanıyor ve İdlib’de insani bir felaket yaşanmasını önlemeye yönelik operasyonlarında uluslararası hukuka uygun olarak hareket ediyor”

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, alçakça bir saldırı sonucu İdlib’de 33 askerimizin şehit edilmesi ve 32 askerimizi yaralanması ile ilgili olarak açıklamalar yaptı. Altun, ilk olarak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde gerçekleştirilen Güvenlik Zirvesi'ne ilişkin yazılı açıklama yaptı. Zirvenin İdlib'de görev yapan askerlere yönelik menfur saldırı dolayısıyla gerçekleştirildiğini belirten Altun, açıklamasında şu ifadelere yer verdi; “Zirvede, Esed rejiminin yüz binlerce Suriyeli'nin ölümünden sorumlu olduğu vurgulanarak, namlusunu, Türkiye Cumhuriyeti’nin hak ve menfaatlerini korumak üzere görev yapan askerlerimize doğrultan gayrimeşru rejime misliyle mukabele edilmesi kararlaştırılmıştır. Bu kapsamda hava ve kara ateş destek unsurlarımızla rejimin bilinen tüm hedefleri ateş altına alınmıştır, alınmaya devam etmektedir. Bu vesileyle rejimin işlediği insanlığa karşı suçların durdurulması amacıyla Astana Süreci'nin tarafları başta olmak üzere tüm uluslararası toplumu üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmeye çağırıyoruz. Geçmişte Ruanda'da, Bosna Hersek'te yaşananların bugün İdlib'de tekrarlanmasına seyirci kalınamaz; kalınmayacaktır. Kahraman askerlerimizin kanı yerde bırakılmayacaktır. Suriye sahasında devam eden faaliyetlerimiz, bayrağımıza uzatılan eller kırılana dek sürecektir.”

“Kahraman askerlerimizin kanlarını yerde bırakmayacağız.”

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, bugün Twitter hesabından İngilizce yaptığı paylaşımda ise İdlib'de Türk askerlerine yönelik alçak saldırının ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde bir ulusal güvenlik toplantısı gerçekleştirildiğini anımsattı. Türkiye'nin hem bu saldırıdan hem de yüz binlerce Suriyelinin öldürülmesinden sorumlu olan gayrimeşru Esed rejimine karşılık verdiğini ve vermeye devam edeceğini belirten Altun, rejimin mevzilerinin hem havadan hem de karadan hedef alındığını bildirdi.

Türkiye'nin Astana Süreci'ne dahil olan bütün taraflara ve uluslararası topluma sorumluluklarını yerine getirmeleri çağrısında bulunduğunun altını çizen Altun, şöyle devam etti: "Geçmişte Ruanda ve Bosna'daki gibi soykırımların İdlib'de de yaşanmasına izin verilemez. Kahraman askerlerimizin kanlarını yerde bırakmayacağız. Askerlerimizi şehit edenler, yaptıklarının bedelini ödeyene kadar Suriye'deki operasyonlarımız devam edecek. Katil rejim, Astana Süreci'nde verdiği taahhütleri yerine getirmeyi reddediyor. Türkiye ise meşru müdafaa hakkını kullanıyor ve İdlib'de insani bir felaket yaşanmasını önlemeye yönelik operasyonlarında uluslararası hukuka uygun olarak hareket ediyor."

"Rejim bölgede demografik ve etnik temizlik peşinde"

Rejimin yıllardır işlediği suçlara uluslararası bir tepki verilmemiş olmasından faydalandığına dikkati çeken Altun; “Rejim bölgede demografik ve etnik bir temizlik peşinde. Bunu elbette görmezden gelemeyiz. Milyonlarca sivil, aylardır rejim tarafından hava bombardımanına tutuluyor. Okullar ve hastaneler de dahil olmak üzere birçok yapı rejim tarafından sistematik olarak hedef alınıyor. Gözlerimizin önünde yavaş yavaş bir soykırım gerçekleştiriliyor. Bilinçli ve onurlu olanlar bu katliama karşı seslerini yükseltmelidir." Dedi

Haber: Osman Türkçe

Editör: Haber Merkezi