Türkiye kıyılarına 2,1 kilometre, Yunan ana karasına ise 582 kilometre uzaklıkta bulunan Kızılhisar (Meis) Adası'ndaki insan ve araç hareketliliği, Antalya'nın Kaş ilçesinden rahatlıkla görülüyor.

Yunanistan'ın, Doğu Akdeniz'deki haksız talepleri nedeniyle bir kez daha gündeme gelen Kızılhisar (Meis) Adası, yakınlığı nedeniyle Kaş ilçesine adeta yüzme mesafesinde. 7,3 kilometrekare yüz ölçümüne sahip adadaki Osmanlı eserleri Türkiye'den de çok rahat şekilde fark edilebiliyor.

Kaş sakinleri ile iyi ilişkiler içerisinde olan Meisliler, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) öncesine kadar yaşamsal ihtiyaçlarını Türkiye'den karşılıyordu. Adada yaşayan Yunanlar, yaz aylarında her gün, kış aylarında ise haftada bir gün market, manav, kuaför ve kasap gibi işletmelerden ihtiyaçlarını gidermek için Kaş'a geliyor.

Meis Adası'ndaki gerek insan gerekse araç hareketliliği Kaş Kaymakamı Şaban Arda Yazıcı'nın makamından da net şekilde görülüyor.

Kaymakam Yazıcı yaptığı açıklamada, Meisliler ile Kaşlılar arasında herhangi bir sorun bulunmadığını söyledi.

Meislilerin yıllardır Kaş'a geldiğini hatırlatan Yazıcı, "Meisliler ile Kaşlılar arasında yıllarca süre gelen dostane ilişkiler var. Bu ilişkiler ekonomik, sosyal, kültürel ve ticari boyutta son derece derinleşmiş ilişkilerdir. Meis halkı Kaş'a bağımlı halde yaşamaktadır. Devletimizin bize yüklediği misyon, insana hizmet etme anlayışı ile adeta Meis Adası'na ilçenin 55'inci mahallesi gibi hizmet ediliyor." diye konuştu.

Kovid-19 salgınıyla mücadele öncesinde Kaş ilçesinde Meislileri markette, manavda, kafede, berberde görmenin mümkün olduğunu aktaran Yazıcı, yaşanan süreçte Yunan ana karasına uzak ada sakinlerinin zor günler geçirdiğini dile getirdi.

Yazıcı, şöyle konuştu:"Pandemi sürecinden sonra ihtiyaçlarını karşılamakta güçlük çektiklerini biliyoruz. Türkiye'ye ait Besmi adasına Meis'in uzaklığı 0,5 mil. Yani neredeyse gözümüzün önünde. Bu yakınlıktan kaynaklanan insanlar arası diyalog da gelişmiştir. Meisliler hayatlarını idame ettirme, ihtiyaçlarını giderme noktasında Kaş'a gelmek istediklerini burada yıllardır ilişki kurdukları Kaş halkına da sosyal medya aracılığı ile bildiriyorlar. Meis halkı ilçemize her yönüyle muhtaçtır. Bunu bizzat kendileri dile getiriyorlar. Biz onların ihtiyaçlarının giderilmesi noktasında elbette destek veririz. Bu devletimizin bize yüklediği temel misyondur."

"Açık Hava Cezaevi Gibi Diye Dert Yanıyorlar"

Pandemi sürecinin en fazla Meis sakinlerine zarar verdiğine dikkati çeken Yazıcı, "Meisliler bu sürecin en büyük mağdurlarıdır. Yunanistan'ın çeşitli yerlerinden erzak sevkiyatı yapılıyor ancak bu da zaman zaman sıkıntıya uğruyor. Bunu kendileri söylüyor. Ada şu an Meisliler için adeta açık bir cezaevi gibi. Bu şekilde Kaş'taki dostlarına dert yanıyorlar. Pandemi sürecinin bir an önce bitmesini bekliyorlar." ifadelerini kullandı.

"Bir An Önce Kaş'a Gelmek İstiyorlar"

Manav Hüseyin Uçar ise Meislilerin pandemi öncesi her gün ilçeye geldiklerini ve aralarında herhangi bir sorun yaşanmadığını belirtti.

Uçar, "Sosyal medyadan sürekli görüşüyoruz. Yazın neredeyse her gün gelip taze sebze ve meyve alıyorlardı. Aramızda en ufak bir sıkıntı yok. Onlar bizi, biz de onları seviyoruz." dedi.

Meisliler ile yıllardır iyi bir ilişki içerisinde olduklarını anlatan berber Bayram Aydoğdu da "Meis'te yaşayan arkadaşlarımla görüntülü konuşuyorum. Bir an önce Kaş'a gelmek istiyorlar. Orada yaşamın kısıtlı olduğunu belirtiyorlar." diye konuştu. AA

Editör: Haber Merkezi