TÜRK Eğitim Derneği Genel Başkanı Prof. Dr. Selçuk Pehlivanoğlu, 'Eğitimin Sigortası: Öğretmenlerimiz' projesi 'Birdik bin oluyoruz' başlığıyla 53 ilden 354 okulda görev yapan 385 öğretmene akademik, sosyal ve psikolojik eğitim verdiklerini anlattı. Prof. Dr. Pehlivanoğlu, 2023 hedeflerinin 1000 köy okulunda 1000 kadın köy öğretmenine ulaşmak olduğunu söyledi.

Milli Eğitim Bakanlığı Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürlüğü, Türk Eğitim Derneği ve Zurich Vakfı /Zurich Sigorta işbirliğinde hazırlanan 'Eğitimin Sigortası: Öğretmenlerimiz' projesi kapsamında 53 ilde 354 okulda görev yapan 385 öğretmen, Antalya'nın Kemer ilçesindeki bir otelde bir araya geldi. Türkiye'de bir ilk olarak hayata geçen 'Eğitimin Sigortası: Öğretmenlerimiz' projesi 'Birdik bin oluyoruz' başlığı altında bir hafta sürecek etkinlikte, köy okullarında görev yapan kadın öğretmenlere akademik, sosyal ve psikolojik gelişim eğitimleri veriliyor.

'HEP BERABER EL ELE ÇALIŞIYORUZ'

Türk Eğitim Derneği Genel Başkanı Prof. Dr. Selçuk Pehlivanoğlu, projenin detaylarını anlattı. Ülkeyi ileriye götürmenin tek yolunun köyden başlayıp şehre giden yolda çocuğa dokunmakla geçtiğini aktaran Prof. Dr. Selçuk Pehlivanoğlu, “Gencecik kadın öğretmenlerimiz eğitim dışındaki yoluna köyden başlıyor. Belki imkansızlık, belki hayal kırıklığıyla başlıyorlar. Onların kendilerini yalnız hissetmemesi için Türk Eğitim Derneği, Zürich Vakfı ve Milli Eğitim Bakanlığı'mızın önderliğinde 1000 köy okulunda 1000 kadın öğretmenle onların akademik sosyal ve psikolojik gelişim programını gerçekleştiriyoruz. Aynı zamanda köy okullarımıza imkanlarımızla dokunuyoruz. Öğrencilerin forma, kitap gibi ihtiyaçlarını karşılıyoruz. Fiziki koşulları daha iyi hale getirmeye çalışıyoruz. Çünkü her şeyi devletten bekleyemeyiz. Hep beraber el ele vererek çalışmamız lazım. Bu genç öğretmenlerimiz bir sürelerini belki bugün yokluk saydığı köyde geçiriyorlar. Sonra tayin edilecekler. Eğer biz onların akademik, sosyal gelişimine ve özellikle ortadan kaldırmazsak hem yaşamlarında mutlu olmalarının önüne büyük bir engel koymuş oluruz hem de dokundukları çocukların başarılı olmalarıyla ilgili sıkıntı çekeriz. Onun için sivil toplum örgütü olarak bu öğretmenlerimize el veriyoruz" diye konuştu.

TEK KRİTER

Türk Eğitim Derneği olarak okullarda, üniversitelerde binlerce öğrenciye burs verdiklerini ve bu tür projelerle yüreklere dokunmaya çalıştıklarını anlatan Prof. Dr. Selçuk Pehlivanoğlu, “İnsanların ülkede neresinde doğduğuna, annelerinin giyim tarzlarına, hangi siyasi partiye oy verdiklerine bakmıyoruz. Tek bir kriterimiz var; ülkesini, bayrağını, toprağını seven bireyler olması ve bu ülkenin atalarına layık önder bir ülke olması için mücadele etmesine bakıyoruz. Bu gencecik öğretmenlerimiz de bunların en büyük filizlerinin başında geliyor" dedi.

ÖNEMLİ BİR KÖPRÜ: ÖĞRETMENLER

Prof. Dr. Selçuk Pehlivanoğlu, "Aslında bu projeye birle başladık. 50 köy okulu ve 50 kadın öğretmenle başladık. Şimdi bine doğru gidiyoruz. Bir kadın öğretmene dokunmak on binlerce çocuğa, o köydeki kadınlara dokunmak ve onlara katkı vermek demektir. 21'inci yüzyılda bilişim çok değerli ama aslında değerli olan köy ve tarımdır. Bunu yapmak için köyü, köylüyü yaşatmamız lazım. Orada doymasını ve hayali olmasını sağlamamız lazım. Bunun yolu da köprüsü de öğretmenlerdir" dedi.

'İNANÇ VE MOTİVASYONLARINI YÜKSELTECEĞİZ'

Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Petek Aşkar, bu proje kapsamında kırsal bölgelerde görev yapan kadın öğretmenleri desteklemeyi amaçladıklarını anlattı. Kaliteli eğitimin herkesin hakkı olduğunu belirten Prof. Dr. Aşkar, “Kendini her yönüyle geliştirebilen bir öğretmenle mümkün olabileceği, tartışma götürmez bir gerçektir. Köy koşullarından kaynaklı fiziksel olanaksızlıkların yanı sıra sosyal ve kültürel anlamda büyük yoksunluklarla mesleklerini icra etmeye çalışan köy öğretmenlerimizin motive edilmesi ve çocuklarımızla oluşturduğumuz sinerjinin zenginleştirilmesinde biz de varız. Öğretmenlerin yaşadıkları çevresel, fiziksel ve mesleki sorunların en aza indirilmesi, bilgilerinin arttırılması, mesleklerine ve kendilerine olan inanç ve motivasyonlarının yükseltilmesi amacındayız. Bu amacı el ele gerçekleştireceğiz" dedi.

HEM MADDİ HEM DE MANEVİ DESTEK

Zürich Vakfı Genel Müdür Baş Yardımcısı Esra Bozkurt, tüm dünyada ses getiren değerli bir proje olduğunu anlattı. Bozkurt, “Ülkemizde öğretmenlerimize verdiğimiz maddi manevi bu destekle ülkemizin geleceğine yatırım yapmak için her birlikte büyük bir çaba sarf ediyoruz. Vakfın en büyük projelerinden biri bu. Öğretmenlerimizin kendilerini bulundukları ortamlarda yalnız hissetmemeleri, her zaman hem kişisel gelişim, hem maddi olanaklar anlamında yanında olduğumuzu bilmelerini ve bir telefon kadar onların yanlarında olduğumuzu vurgulamak isterim" dedi.

ÖĞRENCİLER VE VELİLER ARASINDAKİ UÇURUM YOK OLDU

Şanlıurfa'nın Eyyübiye ilçesinde öğretmenlik yapan Nihal Ezgi Kalli (28), 2017 yılında göreve başladığını, 2019 yılında ise projeye dahil olduğunu anlattı. Projeye dahil olduktan sonra meslek hayatının değiştiğini aktaran Kalli, “Proje benim için çok değerli. Proje öncesinde sadece ben bu zorluklarla karşılaştığımı zannediyordum. Velilerle köylülerle aramda mesafe vardı. Aradaki uçurumu hissediyordum. Projeye dahil oldum benim gibi olan birçok öğretmenle tanıştık. Önce dert ortaklığı yaptık. Sonrasında projenin bana verdiği eğitimler, kişisel gelişimler kendime güvenmemi sağladı. Sonrasında daha mücadeleci oldu. Gittikten sonra köyüme de öğrencilerime de çok net bir şekilde yansıttım" dedi.

'TEK BAŞLADIM, ÇOK OLDUM'

Van'ın Bahçesaray ilçesinde öğretmenlik yapan Tuğçe Altun (29), “ Mesleğimin 2'nci yılında bu projeyle tanıştım. Arkamızda büyük bir gücün olduğu fark ettik. Bu projede kendimizi daha güçlü hissettik. Bulunduğumuz, çalıştığımız yerlerde kadın öğretmen olarak gücümüzün farkına vardık. Bu bizi çok mutlu ediyor. Bize katkıları çok büyük hem kişisel, hem mesleki olarak yetkinliklerimizi artırıyor. Öğrencilerimizle aramızdaki ilişkiyi kuvvetlendiriyor. Ben birleştirilmiş sınıf öğretmeniyim. Sınıf içerisinde ilk etapta yaşadığım zorlukların aslında paydaşlarımla aynı olduğunun farkına vardım. Bu bana özgüven kattı. Meslekte daha rahat hissettim. Enerjim motivasyonum yükseldi. Tek başladım çok oldum. Birdik bin olacağız. Bu projenin büyüyen bir aile olduğunun farkındayız. Aynı zamanda bu şekilde düşünen tüm kadın öğretmenleri bu projeye bekliyoruz" diye konuştu. DHA

Editör: Haber Merkezi